Bu kitap; sevgi, özlem, kayıplar ve içsel yolculuk temalarını derinlikli bir dille ele alan, okuru duygusal bir serüvene davet eden bir hikâye sunuyor.

Her biri hayatın farklı evrelerinde kaybolmuş ya da yeniden kendini bulmuş karakterlerin, iç dünyalarında yaşadıkları çatışmalar ve sorgulamalar anlatılıyor.

Başkahramanlar Nergiz ve Eyvallah, bir yandan hayalini kurdukları ideal dünyada yaşamaya çalışırken, diğer yandan gerçek dünyanın acımasız yüzüyle yüzleşiyor.

Nergiz, masumiyetin ve saf sevginin sembolü olarak hikâyede yer alıyor. Eyvallah ise kayıplar ve hayal kırıklıklarıyla mücadele eden, yaralı bir ruhun temsilcisi olarak karşımıza çıkıyor.

İki karakterin kesişen yolları, hayatın ve aşkın farklı yönlerini gözler önüne seriyor.

Kitap, aynı zamanda derin duyguların şiirsel bir dille anlatıldığı bölümleriyle okuru içine çekiyor.

Her bölüm, hayatın anlamını, aşkı ve insanın içsel savaşlarını keşfetmeye bir davet niteliğinde. Bu eser, yalnızca karakterlerin değil; okurun da kendi ruhunun derinliklerine inmeyi deneyimlemesini amaçlıyor.

Sorgulatan, duygulandıran ve düşündüren bu yolculukta, her satır bir aynaya dönüşüyor.