Bir kitap… Dışarıdan bakıldığında sadece birkaç yüz sayfa, belki parlak bir kapak, renkli bir başlık… Ama içeriden bakıldığında; uykusuz geceler, kafanda dönüp duran cümleler, bir türlü içinden çıkamadığın karakterler, sil baştan yazılan sayfalar, sonra yeniden inandığın bir hikâye vardır. Bir kitabın doğuşu, çoğu zaman sessizce başlar. Belki bir rüyanın içinden sızar bir sahne. Belki parkta…

Bazen biri bir cümle kurar, öylesine… Ama o cümle gelir, tam kalbine oturur. “Hayatımı anlatsam roman olur.” Belki gülümseyerek söylersin, belki gözlerin dolar, belki de hiç sesin çıkmaz. Ama bilirsin; o roman senin içinde çoktan yazılmaya başlanmıştır. Bu hayatta herkesin bir hikâyesi var. Ama bazı hikâyeler sessiz yazılır. Kimseye anlatamadığın, içine attığın, bir cümlesine bile…

Psikolojik Gerilim Kitabı Nasıl Yazılır? “Okurun aklıyla oynayan bir kurgu, kalbinin ritmini hızlandıran bir sessizlik kadar güçlü olabilir.” Psikolojik gerilim türü, yalnızca kan ve kovalamacadan ibaret değildir. Asıl gerilim, zihnin karanlık sokaklarında gezinirken, karakterin iç çatışmalarında, satırların arasına gizlenmiş o ürpertici sessizlikte başlar. Peki, böyle bir hikâye nasıl yazılır? İşte psikolojik gerilim romanlarının temel yapı…