Yıllardır 29 Ekim yaklaştığında aynı heyecanı hissediyorum. Bayrakları gördüğümde kalbim hızla atıyor, içimde tarif edemediğim bir gurur kabarıyor.
Belki de bu duygunun adı “özgürlük”… Belki de “bağımsızlık”…
Ama en çok da “Atatürk’ün emaneti” diyebilirim.

Cumhuriyet, sadece bir yönetim biçimi değil benim için.
Cumhuriyet; kız çocuklarının okula gidebilmesi, fikirlerin özgürce söylenebilmesi, herkesin eşit olması demek.
Bir kadının, bir annenin, bir öğretmenin, bir yazarın var olabilmesi demek.
Ben bugün ne isem, bunu Cumhuriyet’e borçluyum.

Atatürk’ün “Benim en büyük eserim Cumhuriyet’tir” sözünü her duyduğumda, o emaneti ne kadar büyük bir sorumlulukla taşıdığımızı hatırlıyorum.
Ve içimden sessizce söz veriyorum:
Onu koruyacağım, yaşatacağım, çocuklarıma da aynı sevgiyi ve bilinci aktaracağım.

Bugün bir kez daha gururla, sevgiyle, minnetle söylüyorum:
İyi ki Cumhuriyet var.
İyi ki Atatürk var.
İyi ki bu topraklarda doğdum.

Yaşasın Cumhuriyet,
Yaşasın özgürlük,
Yaşasın biz… 🇹🇷

“Cumhuriyetin Kadını olarak gururla…”